Son Fiyat
Hedef Fiyat
Potansiyel Getiri
2023, Kovid sonrası uçuş talebindeki güçlü toparlanmanın ardından göreceli bir normalleşme dönemi olarak kabul edilebilir. Türkiye, Kovid dönemi şokunu gerekli önlemleri alarak atlatan ve en önemlisi sektörel iş gücünü koruyan dünyadaki birkaç ülkeden biri oldu. Bu durum, talep güçlü bir biçimde geri geldiğinde hazır olma konusunda sektöre önemli bir avantaj sağladı ve Türk havacılık şirketleri Kovid 2019 öncesi kapasite ve yolcu seviyelerini çoğu rakibinden önce yakaladı. Bunun yanı sıra bilet fiyatlarındaki ani yükseliş ve maliyet cephesindeki daha yavaş artışlarla zayıf TL ortamında yüksek marjlar elde ettiler. 2023 yolcu ve turizm dinamiklerini özetlemek gerekirse, 1Ç23, çoğunlukla zayıf Omicron tabanı nedeniyle dış hat yolcusu tarafında yüksek artışlar içerdi. Yurt içinde ise Şubat ayının başında yaşanan yıkıcı depremler zayıf baz etkisine rağmen sınırlayıcı bir etki yarattı. 2Ç23'te uluslararası yolcu sayısı büyümesinde göreceli bir normalleşme gerçekleşmiştir. TL'nin reel olarak değer kazanması da Türkiye'yi turist gelişi açısından rakiplerine kıyasla daha az cazip hale getirmesi açısından olumsuz bir katalizör etkisi yaratmıştır. Ancak 3Ç23'te zayıflayan TL ve turizm sektörünün aşağı yönlü fiyat düzeltmeleri turizmi toparlamada yardımcı olmuştur. 4Ç23'te Orta Doğu'daki ciddi gerilime rağmen Türkiye'ye gelen turist sayısı nispeten ılımlı seyretmiştir. Hava yolları şirketlerinin Aralık 2023 trafik verileri, Noel ve yılbaşı tatilleri sayesinde her iki taşıyıcı için de güçlüydü. THYAO’nun kargo işleri muhtemelen Kızıldeniz Krizi tarafından desteklenmiştir çünkü 4Ç23 kargo büyümesi çift hanelidir. Kovid-19 sonrası Uzak Doğu hatlarının geç açılması nedeniyle 2023 yılında THY için transfer trafiği hız kazanmıştır. Bununla birlikte, getiriler üzerindeki baskı ve maliyetlerdeki artış son dönemde daha görünür hale gelmiştir ve bunun 2024 yılında da devam etmesini bekliyoruz. Yolcu talebi açısından, çeşitli bilinmeyenlere rağmen, jeopolitik risklere ilişkin endişeler devam ettiği için mevsimsel olarak önemli çeyrekler (2Ç ve 3Ç) için nispeten daha iyimseriz. Tüketicilerin bütçelerinin baskı altında olduğu göz önünde bulundurulduğunda, daha düşük ücretler sunan düşük maliyetli taşıyıcıların daha fazla tercih edilme olasılığı yüksektir. 2023 uluslararası yıllık yolcu büyümeleri de (PGSUS: %14, THY: %7) bunu doğrulamaktadır. Bugünlerde nispeten ılımlı seyreden yakıt fiyatlarına rağmen, yüksek enflasyon ortamında maliyet yönetimi daha önemli bir rol oynayacak ve daha fazla sayıda koltuk konfigürasyonuna sahip genç filo (SAW'da şu anda sınırlı olan slotlar için avantaj) ve ayrıca yeni nesil uçaklarla yakıt optimizasyonu açıkça karşılaştırmalı bir avantaj sağlayacaktır. THY'den farklı olarak Pegasus, uçak teslimatlarında major gecikmeler ve motor sorunları yaşamadı, operasyonlarda ve kapasite artışlarında aksamalara neden olan Boeing Max’in problemli süreçlerine maruz kalmadı. SAW'daki iki pistin 2025 yılında faaliyete geçmesini ve uçak iniş kalkışlarında kademeli bir artış olmasını bekliyoruz. Kısa vadede, sektörde yıkıcı bir rekabet öngörmüyoruz. Gelir ve maliyetlerdeki döviz payları nedeniyle, zayıf TL ve reel TL değer kaybı taşıyıcının marjları için olumludur. Bu açıdan TL’nin reel olarak değerlenmesi kesinlikle bir risktir ve bu 2024'e ilişkin en önemli soru işaretlerinden biridir. Her üç havacılık hissesi için de uzun vadeli Endeks Üzeri Getiri tavsiyemize rağmen, mevcut ortamda yolcu büyüme dinamikleri, kapasite artışı ve maliyet kontrolleri açısından Pegasus nispeten daha avantajlı görünmektedir. Son bir yıllık dönemde THY BIST100 endeksinin %17 üzerinde getiri sağlarken PGSUS’un getirisi piyasanın %3 gerisindedir. Bloomberg verilerine göre Pegasus, benzerlerinin 2024T FD/FAVÖK ve F/K medyan çarpanlarına göre sırasyıla %16 ve %42 iskontolu işlem görmektedir. THY için iskontolar %8 ve %6’dır.
Son Fiyat
Hedef Fiyat
Potansiyel Getiri
Son Fiyat
Hedef Fiyat
Potansiyel Getiri